Nazlı Akyüz

Nazlı Akyüz genç bir siyaset bilimci, akademisyen ve meclis üyesidir. Sussex Üniversitesi’nde Küresel Politik Ekonomi alanında yüksek lisans yapmış olan Akyüz, doktora çalışmasını sürdürmekte; tezinde sivil toplum, çevre aktivizmi ve toplumsal hareketler konularını ele almaktadır.

Sosyal adaletin, eşitliğin ve katılımcı demokrasinin kararlı bir savunucusu olan Akyüz, 2023 Türkiye Genel Seçimleri'nde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)'nin İstanbul 3. Bölge milletvekili adayı olmuştur. 2024 Yerel Seçimleri sonucunda hem Kağıthane Belediye Meclisi Üyesi hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis Üyesi olarak seçilmiş ve aktif siyaset yaşamına yerel düzeyde katkı sunmaya devam etmektedir.

İBB’de Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı olarak görev yapmakta; İstanbul’un uluslararası ilişkiler, kentsel diplomasi ve Avrupa Birliği uyum politikaları konularında stratejik adımlar atmasına katkı sağlamaktadır.

Akyüz aynı zamanda Ülke Politikaları Vakfı (ÜPV) Yönetim Kurulu Üyesi ve CHP İngiltere Yüksek Danışma Kurulu Üyesidir. Akademik bilgi birikimi ve toplumsal duyarlılığıyla hem akademi hem de siyaset dünyasında etkin bir rol oynamaktadır.

iletisim@nazliakyuz.com



Torba Değil Tuzak: Zeytine, Hayata ve Halkın Sesine Göz Diktiler / 20.06.2025

TBMM’de yine bir torba yasa görüşüldü. Daha doğrusu, tartışılmadan, halktan, muhalefetten, doğadan gizlenerek geçirilmeye çalışıldı. Meclis salonunda yaşanan arbede sadece vekiller arasında değil; halkın iradesiyle, sermaye düzeni arasında büyüyen çatışmanın ta kendisiydi. Bu yasa bir kez daha gösterdi ki, doğaya karşı, emeğe karşı, halkın katılımına karşı örgütlü bir anlayış iş başında.
Torba yasalar, demokrasiyi bypass etmenin kurumsal aracına dönüştü. Bir gecede onlarca düzenlemeyi, hiç tartışmadan geçirebilmenin bahanesi. Düşünün, içinde hem zeytinliklerin madenciliğe açılması hem de yerel yönetimlerin yetkilerinin kırpılması yer alıyor. Bir de üstüne, doğayı savunan vekillerin sesi kesiliyor, susturuluyor, itiliyor. Hangi demokrasiden söz edeceğiz?
Ey halkın temsilcisi olduğunu iddia edenler, soruyorum size: Nasıl olur da bu ülkenin tarımını, toprağını, zeytinliğini yok edecek düzenlemelere “kalkınma” adı verirsiniz? Hangi kalkınma, yaşamı yok ederek sağlanır?
Torba yasanın 11. maddesiyle artık zeytinlikler, ormanlar, hatta koruma altındaki kültürel alanlar dahi maden ve enerji projelerine açılabilecek. Bu sadece bir doğa meselesi değil; bir geçim, bir yaşam, bir direnç meselesidir. Zeytinliklerin yok edilmesi, kırsalda yaşayan milyonlarca yurttaşın hayat damarının kesilmesi demektir.
Bu düzenleme, en çok da Ege’yi vuracak.
Ege, sadece turizmle değil; zeytiniyle, bağıyla, inciriyle, emeğiyle, belleğiyle bir yaşam biçimini temsil eder. Bu topraklar, binlerce yıldır doğayla uyumlu üretimin, kolektif emeğin ve yerel kültürün beşiği olmuştur. Şimdi o toprakların üstüne maden şirketlerinin gölgesi düşürülüyor. Kaz Dağları’ndan Yırca’ya, Milas’tan Soma’ya kadar nice yerde halkın “zeytinime dokunma” çığlığı hâlâ kulaklarımızda.
ÇED süreçlerinin by-pass edilmesiyle halkın projelere itiraz hakkı da elinden alınıyor. "Çevresel etki" artık sadece bir formaliteye dönüştürülüyor. Bu ülkenin dağlarında taşlarında, derelerinde HES’lere, taş ocaklarına karşı direnen köylü kadınların sesi, bu yasa ile tümden susturulmak isteniyor.
Bu sadece bir yasa değil, bir zihniyet meselesidir. Bu zihniyet:
Yerel yönetimlerin yetkisini budarken,
Üniversiteleri, spor kulüplerini, şehirleri dahi merkezi iradeye bağlarken,
Emekçiye kuru bir bayram ikramiyesi reva görüp, doğayı rant uğruna satarken;
Aslında bize bir gelecek dayatıyor. Betonla, madenle, talanla örülmüş bir gelecek…
Zeytine sahip çıkan köylüyle, söz hakkını arayan emekçiyle, yerel yönetimlerin demokratik sesini savunan yurttaşla birlikte olmaya devam edeceğiz. Ege’de, Karadeniz’de, İç Anadolu’da... Nerede bir ağaç kesiliyorsa, nerede bir dere susuyorsa, nerede bir halk susturuluyorsa biz orada olacağız.
Torba yasaların içine sıkıştırılamayacak kadar büyük bir sözümüz, inadımız, direnişimiz var.
Zeytin yaşamdır. Katılım haktır. Direniş umuttur.

Yorum Yazın

Mail adresiniz gizli tutulur.

Yorumlar