Nazlı Akyüz

Nazlı Akyüz genç bir siyaset bilimci, akademisyen ve meclis üyesidir. Sussex Üniversitesi’nde Küresel Politik Ekonomi alanında yüksek lisans yapmış olan Akyüz, doktora çalışmasını sürdürmekte; tezinde sivil toplum, çevre aktivizmi ve toplumsal hareketler konularını ele almaktadır.

Sosyal adaletin, eşitliğin ve katılımcı demokrasinin kararlı bir savunucusu olan Akyüz, 2023 Türkiye Genel Seçimleri'nde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)'nin İstanbul 3. Bölge milletvekili adayı olmuştur. 2024 Yerel Seçimleri sonucunda hem Kağıthane Belediye Meclisi Üyesi hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclis Üyesi olarak seçilmiş ve aktif siyaset yaşamına yerel düzeyde katkı sunmaya devam etmektedir.

İBB’de Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı olarak görev yapmakta; İstanbul’un uluslararası ilişkiler, kentsel diplomasi ve Avrupa Birliği uyum politikaları konularında stratejik adımlar atmasına katkı sağlamaktadır.

Akyüz aynı zamanda Ülke Politikaları Vakfı (ÜPV) Yönetim Kurulu Üyesi ve CHP İngiltere Yüksek Danışma Kurulu Üyesidir. Akademik bilgi birikimi ve toplumsal duyarlılığıyla hem akademi hem de siyaset dünyasında etkin bir rol oynamaktadır.

iletisim@nazliakyuz.com



Brexit’in Ardından Yeni Bir Dönem: Avrupa–İngiltere Uzlaşması ve Türkiye’ye Etkileri / 22.05.2025

Brexit’in Ardından Yeni Bir Dönem: Avrupa–İngiltere Uzlaşması ve Türkiye’ye Etkileri
Brexit Sonrası İşbirliği Arayışı: Tarihi Uzlaşının Arka Planı
Birleşik Krallık ile Avrupa Birliği, Brexit sonrası oluşan siyasi ve ekonomik boşlukları aşma konusunda uzun süredir beklenen tarihi bir uzlaşıya imza attı. Özellikle savunma ve ticaret alanlarında sağlanan bu yeni mutabakat, tarafların sadece ilişkileri normalleştirmekle kalmadığını, aynı zamanda küresel belirsizlikler karşısında birlikte hareket etme iradesi gösterdiğini ortaya koyuyor.
Bu uzlaşının arka planında, yalnızca Brexit’in bıraktığı yapısal boşluklar değil, aynı zamanda küresel düzeydeki siyasi dalgalanmalar da etkili oldu. Özellikle Donald Trump döneminde ABD'nin geleneksel müttefiklerinden uzaklaşan dış politika eğilimleri, Avrupa’yı daha bağımsız ve kendi savunmasını kurumsallaştıran bir rota aramaya yöneltti. Birleşik Krallık ise, Brexit sonrası Atlantik’in iki yakası arasında sıkışmış bir pozisyon edinmişti. Atılan ortak adım, iki tarafın da yeniden denge arayışında olduğunu ve pragmatik işbirliği zeminine dönmeye hazır olduğunu gösteriyor.
Anlaşmanın Kilit Boyutları: Savunma, Ticaret ve Balıkçılık
Anlaşmanın en çarpıcı başlıklarından biri, savunma sanayii işbirliği. Birleşik Krallık, Avrupa Savunma Fonu çerçevesinde tanımlanan bazı ortak tedarik projelerine yeniden dahil olacak. Bu, sadece sembolik değil, aynı zamanda operasyonel bir dönüş anlamına da geliyor. Brexit sonrası Birleşik Krallık, Avrupa’nın savunma stratejisinden büyük ölçüde dışlanmıştı. Şimdi ise bu gelişme, Avrupa Birliği'nin stratejik otonomi hedeflerine paralel bir şekilde, İngiltere'nin savunma sanayiindeki know-how’ı ile tekrar entegre edilmesi anlamına geliyor.
Gıda ürünleri ve ziyaretçilerin Avrupa Birliği’ne erişimini kolaylaştıracak düzenlemeler, özellikle tedarik zincirleri ve sınır yönetimi açısından önemli bir rahatlama sağlayacak. Bu çerçevede Birleşik Krallık, Avrupa Birliği'nin gıda güvenliği standartlarını daha şeffaf bir biçimde uygulamayı ve kontrol süreçlerini uyumlaştırmayı kabul etti. Bu, uzun süredir tartışma konusu olan Kuzey İrlanda Protokolü üzerindeki teknik gerilimleri de dolaylı biçimde azaltabilir.
Brexit sonrası ilişkilerin en tartışmalı başlıklarından biri olan balıkçılık konusunda da dikkat çekici bir ilerleme sağlandı. Yeni anlaşma, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin belirli dönemlerde İngiliz karasularında balıkçılık yapabilmesini mümkün kılarken, İngiliz balıkçılar için de AB pazarına daha öngörülebilir erişim sağlıyor. Bu gelişme, özellikle kıyı bölgelerinde yaşayan halklar açısından ekonomik istikrar sağlayabilir ve popülist gerilimleri azaltabilir.
Türkiye Açısından Olası Yansımalar
Birleşik Krallık ile AB arasındaki ticari düzenlemelerin sadeleştirilmesi, özellikle gıda ve tarım ürünlerinde denetimlerin yumuşatılması, Türkiye'nin Avrupa pazarındaki rekabet gücünü etkileme potansiyeli taşıyor. Türkiye hâlâ AB ile 1995 tarihli Gümrük Birliği kapsamında ticaret yapıyor ve bu çerçeve günümüzün dijitalleşen, hizmetleşen ve yeşil dönüşüm geçiren Avrupa ekonomisinin gereklerine cevap vermekten uzak. Brexit sonrası doğan boşluğu kısmen avantaja çeviren Türk ihracatçıları, şimdi İngiltere’nin yeniden AB ile entegrasyon süreçlerine dahil olmasıyla daha güçlü rekabetle karşı karşıya kalabilir.
Bu durum, Türkiye açısından Gümrük Birliği’nin güncellenmesi konusunu daha da acil ve stratejik hale getiriyor. Ankara’nın uzun süredir talep ettiği bu reform, AB tarafından siyasi nedenlerle erteleniyordu. Yeni mutabakat, bu reformun daha da gecikmesine neden olabilir çünkü Brüksel önceliğini artık İngiltere ile tamir edilen ilişkilere vermiş durumda.
İngiltere'nin AB'nin ortak savunma projelerine yeniden dahil olması, Türkiye'nin Avrupa savunma stratejisinde daha da marjinalleşmesi riskini beraberinde getiriyor. NATO üyesi olmasına rağmen Türkiye, özellikle S-400 krizi, Doğu Akdeniz gerilimleri ve Fransa ile yaşanan siyasi sürtüşmeler sonrası Avrupa güvenlik camiasından belirgin biçimde dışlanmıştı. İngiltere’nin bu boşluğu doldurarak AB savunma sistemlerinde yeniden etkili bir aktör olması, Türkiye’nin Avrupa savunma vizyonundaki rolünü daha da ikincil hale getirebilir.
Ayrıca, Avrupa savunma fonlarına ve teknoloji paylaşım projelerine dahil olmak isteyen Türk savunma sanayi şirketleri, daha da izole kalabilir. Bu da Türkiye'nin savunma sanayii ihracatında alternatif pazarlara yönelmesini zorunlu kılabilir.
Son olarak, AB–İngiltere yakınlaşmasının Avrupa'nın ABD’ye olan bağımlılığını azaltma çabasını yansıtması, Türkiye’nin NATO içindeki konumunu ve transatlantik denklemini yeniden düşünmesini gerektirebilir. Birleşik Krallık’ın AB ile senkronize adımları, Ankara–Londra ilişkilerinin de yeniden tanımlanmasına yol açabilir; bu da Türkiye’nin alternatif diplomatik ve ekonomik hatlar kurma ihtiyacını artıracaktır.


Yorum Yazın

Mail adresiniz gizli tutulur.

Yorumlar